Levent meydanında güvercinlere bakan iki ufak tefek, sevimli ihtiyar. Bir kadın ve bir adam. Ellerinde sarı ve kırmızı renklerde kocaman bastonlar. İki yakın arkadaş mı, sevgili mi, sanatçı mı yoksa iki muzip ihtiyar mı yalnızca? Kendi kendime gülümsüyorum. Sıradışı insanlara rastlamak beni hep heyecanlandırır, umutlandırır, meraklandırır.
Kadın bana doğru yaklaşıp “bir şey sorabilir miyim küçükhanım”, deyince sevindim adeta. Kadın, mavi gözleri, bembeyaz saçlarıyla gerçekten güzel bir kadındı. “Buyrun”, dedim hemen.
– Gençlere sokakta soru sorulduğunda neden yüzümüze aval aval bakıyorlar? Arkadaşımla ben çok merak ediyoruz. Sizce sebebi nedir?
Hayalkırıklığına uğramış olsam da şaşırmadım ve içtenlikle cevap vermeye çalıştım..
– Ne sordunuz ki?
– Anlamadınız mı? Sorumu mu tekrar edeyim?
– Yok. Gençlere ne sordunuz ki cevap veremediler onu soruyorum.
– Ne önemi var! Anket için veya televizyon için falan soru sorulduğunda neden yüzümüze aval aval bakıyorlar onu soruyorum.
– İyi de şimdi ben bu soruya cevap verirsem gençlerin hiçbir soruya cevap veremeyip aval aval baktığını kabul etmiş olurum ama benim öyle bir gözlemim yok ki!
– Peki teşekkürler.
– ??
İçimden gençleri size harcatmam diye geçiriyordum ki genç bir kız beni “siz de mi aval aval bakanlardansınız”, diyerek durdurdu. Onun da benim gibi bir kurban olduğunu sandım. Herhalde listeye girdim, dedim gülerek.
Güler yüzüyle olayın komik olduğuna beni ikna etmeye çalışan kızın elinde kağıt kalem görünce otomatik olarak etrafıma bakıp çekim yapan diğer vatandaşı da fark ettim.
– Siz çektiniz mi bunu?
– Evet.
– İzin almadan?
– İzin alınca komik olmazdı ki!
– Şimdi komik mi? Nesi komik?
– Gençlerin sevimli yaşlılara dayanamayıp durması, saçma sorularına cevap vermeleri…
– İyi, en azından saçma olduğunu kabul ediyorsunuz.
Çekimin yayınlanması için imzalı iznim gerekiyordu ama vermedim. Doğrusu benim ne mizah ne ahlak anlayışıma uymadığı gibi Gezi olaylarına taraflı bakarak benim de mesleğim olan gazeteciliğin /haberciliğin yüzkaras olan bir televizyon kanalına komedi malzemesi olmayı reddetttim. Ama her şeyi boşverin komik değil yahu! Hiç değil!
İzin versem, kadının sorusunu tekrar ettirmişim anlamamışım gibi göstereceklerdi eminim. Bu programı kim izlerdi, kim gülerdi bilmiyorum. Ama en azından bugünün gençliğinin çok daha ileri seviyede bir mizah anlayışının olduğunu biliyorum.
Ben zaten çoktan bıraktım televizyon izlemeyi ama bu vesile ile yıllardır haber yapmamayı ya da yalan ve taraflı haber yapmayı seçen, en temel hakkımız olan haber alma hakkından bizi mahrum bırakan tüm gazetecilere, haber programcılarına insan onurundan daha kıymetli bir şeye sahip olmadığımızı hatırlatmayı borç biliyorum.