- Şile Tohum Takas Şenliği….
Kasım ayının ortası güneşli, sıcak bir gün…İstanbul’un Karadeniz kıyısında ki bu küçük ilçe 4.Tohum Takas Şenliği’ne gelen iyi, temiz, adil gıda peşinde ki misafirlerle dolu.
İstanbul’da ilk Yeryüzü Pazarı ile diğer belediyelerin ilgisini çeken Şile Belediyesi yerli tohumu destekleme, koruma misyonunu da başarı ile yerine getirmeye devam ediyor. Üstelik bunu yaparken ilçenin sivil toplum kuruluşları, ilçe tarım müdürlüğü ve Slow Food Şile Palamut Birliği ile birlikte hareket ederek sosyal proje ortaklığının güzel bir örneğini temsil ediyor.
Denizi, kumu, bezi, feneri ile bildiğimiz Şile Yeryüzü Pazarı ile sahip olduğu köyleri, tarım alanları ile kırsal kalkınma odaklı yola girmiş görünüyor. Bölge köylüsünün yerli tohumlara sahip çıkarak tekrar üretmesine, geleneksel yöntemlerin kullanılmasına yönelik ve bu çalışmalara paralel Tohum Takas Şenliklerine son derece önem verildiği de bu hafta sonu yapılan organizasyonda çok net görüldü. Özenle hazırlanmış üreticiler, sobasından, çocuk etkinliklerine, ikramlara kadar en ince ayrıntısına kadar her şeyin düşünülmüş olduğu organizasyonda ülkemizin farklı bölgelerinden gelen tohumların takas edilmesi anındaki çoşkuyu yaşamak için bile bu etkinlik herkesin takviminde gidilmesi gerekenlerde yer almalı.
Şenliğin cezbedici diğer önemli kısmı da çocuklara yönelik atölyelerin fazlalığıydı. Ata tohumlarına özlemimizin, ihtiyacımızın oluşma hikayesini düşündüğümüzde bu konuda çocuklarımızın eğitilmesi, farkındalık yaratılmasının ne kadar önemli olduğu yadsınamaz bir gerçek. İyi, temiz, adil gıda, ata tohumu, üretim, yerli malı, paylaşım, takas ve çocuk …. Bu kadar güzelliği bir arada bulmak ne kadar güzel.
4.üncüsü düzenlenen Şile Tohum Takas Şenliği’ne Yeryüzü Pazarı üreticileri ürünleri ve tohumlar dışında Şile Bezi El Sanatları Merkezi geleneksel Şile Bezi imalatı atölye çalışmasıyla, Şile Halk Eğitim Merkezi geleneksel el işi Şile motifli ürünlerle, Şile Arıcıları Tarımsal Kalkınma Kooperatifi arıları ve kestane balıyla, Şile Orman İlçe Müdürlüğü kitap ve fidanlarla, FMV Işık Üniversitesi, İBB Halkla İlişkiler Müdürlüğü, İbb Gıda Tarım ve Hayvancılık Daire Başkanlığı yayınları ve hediyeleri ile, Slow Food İDA buğday çeşitleriyle, Ulusal Tohum Takas Merkezi çeşitli tohumlarıyla, Yeryüzü Derneği Yeni İnsan Yayın Evi çevre, gıda, ekoloji temalı kitaplarıyla, Nar Çiftliği 1.500 çeşit tohumuyla, Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi “Tıbbı Çay Demleme atölyesi ve bitkilerle”, İstanbul Gelişim Üniversitesi GastroBahçe kulübü nar içerikli ürünleriyle ve Fırınımdan Ekmekler “ekşi maya ekmek atölyesi” stantları ile katıldılar.
Şile İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü mühendisleri ve Şile Belediyesi çalışanlarından oluşan tohum takas kayıt masasına sabah tohum kayıtlarını yaptıranlar takas zamanına kadar doğal ürün alışverişleri ve yöresel lezzet tadımlarıyla zaman geçirme fırsatına sahip oldular. Şile Müzik Okulu’nun 6-12 yaş aralığında Şileli çocukların şarkılarıyla katılması, Yeryüzü Pazarımız üreticilerinden sevgili Bülent Atak’ın sözlerini yazdığı “Haydi Gelin Şilemize” şarkısı hepimizi gururlandırdı..
Çiftlik hayvanlarıyla tohumların birleştirildiği puzzle atölyesi, kestane, mısır ekim atölyeleri, mısır ayıklama makinası, çocuk boyama kitapları, ekmek yapım atölyeleri, kraliçe arıyı bulma yarışması etkinliğin başlangıcından bitimine kadar çocukların ilgisini korudu.
Türkiye’nin 2016 Kadın Sosyal Girişimcisi ödülünü almış olan Nardane Kuşçu‘nun sahibi olduğu Narköy standında ziyaretçiler birbirinden farklı tohumlar hakkında bilgi alma imkanına sahip olurken bir yan stantta Ulusal Tohum Takas Merkezi standından tohumun önemini dinliyorlardı. Fırınımdan Ekmekler atölyesinde Murat Demirtaş yanında getirdiği tarihi ekşi maya ile ekmek yapımının inceliklerini katılanlara anlatırken ilgi bir an eksik olmadı. Alanda mobil taş fırın bulunması da ufak ama güzel bir detaydı, bu sayede ekşi mayalı ekmekler yerinde pişirilip anında afiyetle yenirken, şanslı olan misafirler hemen tükenen manda yoğurdundan yapılmış ayranın tadını çıkardılar. Bu seferki şenliğin çok önemli bir misafiri de vardı. Ünü Türkiye’yi aşmış Şile Kestane Balı’nın tanıtıldığı stanttın asıl sahibi işçi arılarıyla birlikte kraliçe arıydı. Kestane balının değeri ve kestane ağacının sürdürülebilirliği konularında bilgiler verilirken, bir başka alanda kestane ekimi anlatılıyordu. İlçenin tek Üniversitesi Işık Üniversitesi’nin de stant ile katılım göstermiş olması tüm ilçenin ortak bir paydada buluşmasının güzel örneklerinden birisi olsa gerek.
Bölge kadınlarının el emekleri, göz nurlarından oluşan ürünlerin sergilendiği Halk Eğitim Merkezi ve yeni coğrafi işaret tescili almış Şile Bezi‘nin üretim aşamalarını sunan Şile Bezi El Sanatları Merkezi‘nin böyle bir etkinliğinin parçası olması da ayrı bir güzellik. Ziyaretçiler tohum takası için bir araya gelmişken yöresel lezzetler eşliğinde ilçenin adını taşıyan bezini de yakından tanıma ve satın alma fırsatı yakalamış oldular. Şenlikte ilgi çeken standlardan biri de nar meyvasını farklı şekilde kullanan İstanbul Gelişim Üniversitesi Gastrobahçe Kulübü idi. Narın kabuğundan üretilmiş unla imal edilen ekmeğin üzerine nar reçeli ve yanında narlı içecek tadımı farklılık adına çok başarılı bir örnekti.
Bir vatandaş tarafından ata tohumculuğu geleneği ile saklanarak 11 yıl önce Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi’ne teslim edilen 70 yıllık domates tohumu etkinlikte bahçede bulunmayan farklı bir tohumla takas edildi. Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi de tohum konusunda yaptığı çalışmalar ve farklı tohumlarıyla etkinliğe ayrı bir renk kattı. Bu kadar çok etkinliğin bir arada olması tohum takası gölgede mi bıraktı gibi bir soru akıllara gelebilir ama tüm enstrümanların bir şekilde gıdayla, tohumla ilgili olması ve alanda ilginin maksimum seviyede olması “Ata Tohumu – Yerel Tohum“ farkındalık çalışmaları içinde başarılı bir örnek çalışma olarak yer alacaktır ki başka belediyelerin de etkinlikte misafir olmaları ve tohumla ilgili çalışmalar yapma isteklerine şahit olmak gelecek için umut verici…
Tohum Takas açılış konuşmasını yapan Şile Belediye Başkanı bu konuya ne kadar önem verdiklerini ve vizyonlarının bir parçasının artık tarım olduğunun vurgusunu konuşmasında belirterek şunları söyledi:
“Şile 57 köyü ile İstanbul’un geleceğinin teminatı olan, 800 km2 alan içerisinde yüzde 80’i ormanlarla kaplı, su kaynakları, tarım arazileri olan doğal bir ilçe, kaynakların bir arada olması bizlerin uzun uğraşlar neticesinde bir vizyon ortaya koymamıza sebep oldu ve bizleri bu vizyon doğrultusunda sürdürülebilir hedefler peşinde koşmaya sevk etti. Bu vizyon ise Şile’nin tarımsal turizm ekonomisini ortaya çıkardı.
Şile topraklarının geleceği adına, sürdürülebilirlik diye tabir ettiğimiz, doğal ortamda yaşama kültürü var. Aslında en endemik, en korunması gerekli olan, en tabi olan bizim demografik hayallerimizdir. Şile ve köylüsü bu tabiatın yegane unsuru… Tohum takas şenliğimizle ata tohumlarını da yaşatma, sürdürülebilir bir tarımı hayata geçirme hedeflerimiz arasındadır. Tarım turizminin olduğu Şile’mizde çiftçimize destek olmamız gerekiyor. Takaslar yoluyla tohumlarımız hem geleceğe aktarılacak, hem de çeşitlilik artacak.
Ayrıca Belediye Başkanı Şile’ye yakın zamanda değirmen yapılacağı müjdesini verdi. Tohum farkındalığı çabalarının katma değeri olarak bu haberi almak tüm bölge çiftçilerini heyecanlandırdı. Kendi mısır, buğday, kestane, fasulye unumuzu kendimizin üreteceği ve bunlardan ikincil ürünler yaratacağımız günler neden olmasın….
Ark of taste ( Nuh’un Ambarı) listesinde yer alan Şile Kestane Balı ve arıcılarımız için güzel bir haber de Şile Kaymakamımız’dan geldi. “29 Eylül- 4 Ekim 2017 tarihlerinde İstanbul Kongre Merkezinde yapılacak 45.Apimondia Dünya Arıcılık Kongresi’nin teknik turlarının yapılacağı ilçenin Şile olarak resmen açıklanmasıydı.
Bu etkinliğin başarılı olmasının başrol oyuncuları olan kendi ürettiklerini, kendi tezgahlarında tüketici ile özenle buluşturan, kendi tohumlarını yıllardır saklayan Şile köylüsüne binlerce teşekkür…
Tohumlar yaşam, süreklilik ve gelecektir…